13 Mayıs 2010 Perşembe

oyun

Fizik tedavi seanslarında topun üzerinde çalıştırılırken ilk zamanlar çok ağlardı.  Haftada 3 kere giderdik yaşadığımız yere çok uzak hastaneye. Denge kurmayı öğrensin diye arkaya eğdikleri zaman kendini dik tutamadığı için düşerdi. Uzman bağırarak komut verir, benimki daha da çok ağlardı. Yer hareketlerinde dönmeyi reddeder, bacaklarının esnetilmesinden nefret ederdi. Ben bir köşede dizlerimin üzerinde oturur hiç sesimi çıkartmazdım. Çünkü bilirdim ki o an yapılması gereken bu.  Yavaş yavaş alıştı hareketlere, komutlara uymayı öğrendi.
O hastaneye gitmiyoruz çok uzun zamandır, şimdi aynı hareketleri ben evde uyguluyorum ama tamamen kendi yöntemlerimle. Top yerine koltuk kenarı kullanıyorum. Emekleme için de salona kurduğum hamağı.
 İşe yaradığı şüpheli, çünkü her seferinde ciddiyetle başladığımız tüm hareketler bir müddet sonra amacından sapıyor. Koltuk kenarında dengede kalma kaydırmacaya, emekleme  annenin karnında hoplamaya dönüşüyor. İkimizde tez canlıyız çabuk sıkılıyoruz. 3 kez hareket yapıyorsak 5 kez azıyoruz. Hamak hemen salıncağa dönüşüyor, hızla sallanıp yastıklara tekme atılıyor. Gözümüzden yaşlar gelene kadar gülüyoruz.
İyi ki fizik tedavi var hayatımızda, başka türlü nasıl oyun başlatılır hiç bir fikrimiz yok.

3 yorum:

  1. Sanirim en keyifli zamanlar bunlar.. Bir de to uzerinde donme hareketlerine hafif ziplatarak ve beraberinde eglenceli bir sarki soylendiginde olay tamamen eglenceye donusuyor.. Bir de biz evde emeklemeyi desteklemek icin ilkel bir kaydirak yapmistik. Eski bir gardrop kapagini ters cevirip uzerini yumusak bir battaniye ve carsafla kaplamistik. Belirli bir aci vermistik. O ivmeyle emekleme basliyor. Hizlandikca ivme dusuruluyor taaa ki duzlesip, duz zeminde emeklemeye ulasana kadar. Biz tum bu calismalarda eglenceli sarkilar ya soyluyorduk ya da dinliyorduk.. Insan ancak oturdugunda fiziken ne kadar yoruldugunu anliyor.. Yoksa tum bu surec o kadar eglenceli ki ..oyun bozanlik yapip da simarana kadar ..

    Supersin sen.. Melek anne :-)

    YanıtlaSil
  2. teşekkür ederim, bütün anneler süper!

    YanıtlaSil
  3. Biliyor musun ne ogrenmistim.. Belki sana sacma gelecek ama bir donem birseylere siginmaya cok ihtiyacim vardi..Oyle de oldu ve hala da inadigim bircok yani var.. Reiki ile ilgilenmeye ve herseyde bir hayir, bir neden vs var - duygusunu edinmeyi cok istiyordum.. O zaman Reiki Hocam bana benim minigimin aslinda yeryuzunde olgunlasmis bir ruh oldugunu.. tekamul etmis oldugunu ve artik bir Tibetteki rahip misyonuyla beni egitmeye gelmis oldugunu soyledi.. Ilk once nasil? diye icimden gecirmistim.. Sonra zamanla anladim.. Benim minigim benim hocamdi..Beni gercekten hayata dair egitmeye gelmisti.. O hayatima katilana kadar, hayatin gozumdeki anlami o kadar farkliymis ki..Benim icinse sanki ucuncu bir goz belki de baska insanlara gore farkli bir algilama acilmisti..Minigimden sonra hayata herkes gibi degil baska bir olgunlukla bakmaya baslamistim.. Insanlarin gereksiz kaygiarina sasarak bakiyordum.. Minigimin bana gelisiyle dost zannettigim bazi insanlar uzaklasti.. uzak zannettigim insanlarsa yanimdaydi.. Minigimin aramaza katilmasiyla hayatimda ciddi bir filtreleme oldu.. Bircok konuda hem de...


    Yani ozetle, senin de hayati, yasadiklarini ve yorumlamalarini gordugumde, o kadar benzer olaylar yasamis ve hisssetmisiz ki.. Hocalarimizin katkilarini gozardi edemeyecgim.. Bizlerin secilmis anneler oldugumuzu dusunuyorum. Ozel oldugumuzu dusunuyorum.. O yuzden secilmis miniklerimiz oldu.. Nedensiz degildi.. Cennetten bize ozel bir sorumlulukla geldiler..

    YanıtlaSil