21 Şubat 2012 Salı

uzaylı


"gel bakayım buraya sen neden böylesin?" demiş çocuk  "çok çirkinsin, uzaylı mısın?  Bir daha karşıma çıkma sakın!"  diye de eklemiş.  Bunu söyleyen bir ilkokul son sınıf öğrencisi, işitense ilkokul birinci .
Ufaklığın   yarı yarıya inik bir göz kapağı,  kendine has bir güzelliği, muhteşem  bir sevimliliği var, kocaman da bir kalbi...
Kalbini kırmışlar, üzmüşler..  O yaştaki kız çocuğu  için ağır sözler bunlar, hazmetmesi,  cevaplaması zor sorular. Ağlamış "ben niye böyleyim?" diye sormuş akşam annesine.
Anlattılar bana da  "bazı çocuklar çok acımasız" diye.  Evet doğru ama bunlar hayatta hep var, hep de var olacak.  Asıl önemli olan bu sözleri tek bir hamle ile geri çevirmeyi başarabilmek. Yıllar geçmeden, o kalp kırılmaktan ezilip büzülmeden karşı atağı öğretmek gerek.
Çok film seyrederdim  ben, baştan sona aklımda kalmadılar  ama bazı sahneler kazındı  kafama. Şu meşhur Cyrano de Bergerac karakterinin burnu hakkında laf edenlere verdiği cevaplar beni büyülemişti.  Hala da hatırladıkça gülümserim. O kadar çok burnuyla alakalı alay cümlesi sarfetmişti ki karşısındaki sersemleyip kaçıvermişti.
 Öncelikle insanın kendi kendi ile dalga geçebilmesi bence en büyük savunma silahı. Karşı tarafa hem hayatı fazla ciddi almadığını, hem dalga geçilecek unsuru hiç iplemediğini gösterir, hem de söylenebilecek tüm alay cümlelerini tüketir ki söyleyecek  bir şey kalmaz.
Akılla halledilmeyecek hiç bir şey yok.  O ufaklık bir an önce "sen neden böylesin?" diye soranlara "ben uzaylıyım" diyerek kahkaha atmayı öğretmek gerek.
Gül, geç! Bu aralar tek yaptığım bu zaten....

1 yorum:

  1. çocuk yetiştirenler ikiye ayrılıyo sanırım 1-ebeveyni öküz olan ve çocugunu yabani yetiştiren
    2-ebeveyni kültürlü ve asil olan ve çocugunu terbiyeli ahlak sahibi yeriştiren diye.o sözlerin arkasında çocugun aile hayatını sezebiliyorum.bu tür durumlara maruz kalmış biri olarak her zaman da eglenip geçemiyosun.dalga geçip onun yüzüne gülsen de içten içe canını acıtıyo malesef.

    YanıtlaSil